..

..
..

12 Mart 2015 Perşembe

Toprak Kaymasının (Erozyonun) Sezyum-137 Kaynağı Kullanılarak Kantitatif Tayini (Doç. Dr. Çetin Ertek, 12 Mart 2015)

Toprak Kaymasının (Erozyonun) Sezyum-137 Kaynağı Kullanılarak Kantitatif Tayini 

Hiç hatırımıza gelir miydi? Yeryüzüne atılan atom bombalarının kalıntılarını kullanarak toprak kaymasının tayininin yapılabileceği. Evet, dünyanın birçok ülkesinde ve Türkiye’mizde bu ölçüler yapılıyor ve yapılacak. Toprak kaymasının ölçülmesinde aranan ilk şey göz önüne alınan noktada ne kadar miktar toprak, hangi yönde hareket ediyor? (Örnek: hektar başına yılda 88 ton kuzey-batı yönünde hareket ediyor, erozyona uğruyor) Atom bombasına sahip ülkeler, Amerika, Çin, Fransa, İngiltere, Rusya, Hindistan ve Pakistan ve belki İsrail (Güney Afrika yaptı vazgeçti) çeşitli denemeler yaptılar. Atmosferden toprağa sezyum-137 atomları yerleşti. Topraktan karot denilen örnekler alınır ve bu toprakların sezyum-137 aktivitesi sintilasyon detektörlerinde (parıldamalı detektörler) ölçülürse toprağın hareketlerini kontrol altına almış oluruz. Sezyum-137 atom bombasından uranyumda meydana gelen fisyon olayından ortaya çıkmaktadır.

Yarılanma ömrü 1 hafta ile 40 yıl arasında değişen serpinti radyonüklidleri (Cs137, Pb210, Pu239, Pu240, Be7, C14, Si32, Al26, Ci36) kullanılarak toprak erozyonu ve sedimentasyonu konusunda birçok modeller geliştirilmiştir. Çalışmalar şu kademelerden geçer:

      1) Yer seçimi,
      2) Örnek alımı,
      3) Laboratuar çalışmaları (örnek hazırlama, radyoaktivite        ölçmeleri)
      4) Sonuç ve değerlendirme.

Bir kere kaymanın miktarı ölçüldükten sonra kaymaya dik duvar yapılacaksa duvar; teras tipi önleme yapılacaksa teras, kaymayı durdurucu bitki/ağaç dikilecekse bitki/ağaç dikimi ile toprak kaymasına mani olunur.

Cs-137 ile İstanbul boğazının iki tarafında gerçekleştirilen araştırmada 1) Referans saha, 2) Ekilmiş alan, 3) Ekilmemiş alan, 4) Mera, 5) Koru, 6) Orman, 7) Referans toprak kesiti gibi farklı arazi kullanım alanlarında sondajlar yapılmış ve örnekler toplanmıştır. İstanbul’un önemli içme ve kullanma suyu kaynaklarından Büyükçekmece gölü ve Ömerli barajı havzalarında da aynı araştırmalar yapılmıştır.

Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı tarafından 21 ülkede koordineli olarak yürütülen, TUR-12330 kontrol numaralı proje ilerlemektedir.

Doç. Dr. Çetin ERTEK (12 Mart 2015)


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder