..

..
..

18 Nisan 2017 Salı

NÜKLEER GÜÇ REAKTÖRLERİNİN GÜCÜ NEREDEN GELİYOR?


Nükleer Reaktörlerin gücü fisyon reaksiyonundan ileri geliyor. Uranyumun 1 Kg.ının yanmasından elde edilen güç, bir kömür santralinden elde edilen gücün tam 1 milyon katıdır. Olay bu noktada çözülmektedir. Nükleer Reaktör %98 verimle çalışmaktadır. Rüzgar santralinde bu verim %17’dir. Güneş santrali veriminin %50’sini gece-gündüz faktöründen kaybeder.
Prof.Dr. Ahmet Yüksel Özemre Atom Enerji Kurumu Başkanı iken (en kısa bu makamda kalmış Başkan!) ÇNAEM’de Toryum çubuklarını imal etmiştir. 17 ayda sistem başarılı bir şekilde çalışmıştır. Bunda Yakıt Elemanı grubunun üstün kabiliyetini, uzman Ertok Kuntel’in nefes kesen çalışmalarını unutmamak gerekir. TAEK bu çalışmayı o zaman destekleseydi, şimdi bizim 1000 Mwe gücü üretecek Toryum yakıt elemanları üretilmiş olurdu. TAEK kendisini son 10-15 seneden beri ben sadece lisans veren bir kuruluşum diye tanıtma gayreti içindedir. Bir Kurum, nükleer enerjiye ait her türlü çalışmayı yapar diyerek işe başlayıp, 40 sene sonra “ben sadece lisans işleri ile uğraşırım” diyebilir mi?
380.000 ton Toryumumuz Sivrihisar’da bizi beklemektedir. Ender toprak elementleri de öylece durmaktadır. ÇNAEM çalışanlarının sayısı 45 senede 200 civarında niçin dondurulmuştur? Nükleer Enerji çok ciddi bir iştir. Çok iyi yetişmiş elemanlar ister. Yatırım maliyeti başlangıçta yüksektir. Akıllıca bir managementle, zamanla birinci güç reaktörün sadece %20’si ile güç reaktörü yapılabilir. Toryum, yeşil çekirdek reaktöründe istenmeyen çok radyo-aktif maddeler çıkmadığı gibi evvelki reaktörlerin çok kirli atıklarını para karşılığında yakmak mümkündür. Bunlar üzerinde kitabımda önemli bilgi bulunmaktadır. Yeşil çekirdek reaktörüyle atom bombası yapılamaz. Barışçıldır. Atom santrallerinden gökyüzüne sadece su buharı atılır. Havaya CO2 vermez. Sera etkisi yoktur. Temizdir ve santral çok az yer kaplar. Ergimiş toryum tuzu tipi reaktörler I. Cihan Savaşından önce Amerika’da uzun müddet başarı ile çalışmış, sonra bomba uğruna terkedilmişlerdir.
ÇNAEM’de nükleer elektronik bölümü, gerekli özel elektronik cihaz ve sistemlerin projelendirilmesi ve üretilmesi üzerinde çok çalışmıştır. Radyo izotop ve radyofarmasötik bölümü, tahribatsız test uygulamalarında kullanılan yüksek aktiviteli Ir-192 kapalı kaynak üretimi yapmıştır. Çeşitli nükleer tıp merkezlerinde sintigrafik organ görüntüleme çalışmalarında kullanılmak üzere Tc-99m perteknetat üretimi gerçekleştirilmiştir. Sintigrafi ve tanı amacıyla kullanılan steril apirojen Tc-99m kitlerini üretmiştir. Na-24, K-42, Br-82 ve Mo-99 radyoizotoplarının üretimi gerçekleştirilmiştir. Fisyon ürünü Mo-99 kullanarak Mo-99m jeneratörünün üretim çalışmaları yapılmıştır.
Nükleer Mühendislik Bölümü, reaktör dizaynı ile ilgili olarak, nükleer veri kütüphanelerinin hazırlanması, statik ve dinamik nötron difüzyon hesapları, termohidrolik ve güvenlik etüdleri yapmıştır. TR-2 reaktörüne ait bütün yakıt yükleme hesapları, reaktörü 1 MW’tan 5 MW’a çıkartma projelerini, 5 MW’tan da 10 MW’a çıkış şartlarını tek tek hesaplamıştır. Ağır su soğutmalı ve yavaşlatmalı düşük güçlü deney reaktörünün tasarım hesapları yapılmıştır. Güç reaktörleri ile ilgili simülasyon programı yazılmıştır. CANDU reaktörleri için yakıt çevrimleri etüdü tamamlanmıştır.
Yakıt Teknoloji Bölümü, Uranyum ve Toryum cevherlerinin değerlendirilmesi, pilot tesis işletmesi, uranyum konsantresi saflaştırma çalışmaları, uranyum dioksit tozu ve peleti üretimi, uranyum dioksit sintirleme çalışmaları, uranyum-toryum karışık oksit çalışmaları, nükleer-yakıtla ilgili kalite güvencesi ve kontrol, nükleer yakıt çevrimi seçeneklerinin incelenmesi yapılmaktadır.
Endüstriyel Uygulama Bölümü, TR-2 reaktöründe ışınlanan örneklerde, gama spektrometresi ile element analizleri, radyografi (gamagrafi ve x-grafi), ultrasonik, magnetik parçacık, sıvı penetrant ve girdap akımları teknikleriyle endüstriden gelen malzeme testlerinin yapılması, çeşitli radyo izotop teknikleriyle, üretim sırasında işlenmiş malzemede kalınlık, kaplama kalınlığı, seviye ve yoğunluk ölçümleri yapılmaktadır. 
15.04.2017
Doç.Dr.Çetin ERTEK


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder