Sene
1955, İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi odalarından birinde fizikçi
arkadaşlar bir takım röntgen filmi gibi şeylere eğilmiş bakıyorlar. Bunlar o
tarihte CERN’den üniversitemize gönderilen fizik deneylerinin sonuçlarıdır.
Bizim fizik bölümünden istenen, bu
filmlerin incelenerek bazı sonuçların çıkarılmasıdır. Tek bir filmde bile
500-600 ince çizgi, kalın çizgi, daire elips şeklinde elemental parçacık fiziği
izleri (!). CERN bunları bize gönderdiği gibi daha birçok ülkeye de
göndermekteydi. Onların gözünden kaçan bir olay başka bir laboratuarda
bulunabilirdi. CERN, kendi deneylerini daima bu şekilde dünya ile paylaşmıştır.
Bu böyle yıllarca devam etmiştir, sanırım hala devam etmektedir. CERN çeşitli
ülkelerden (tabii Türkiye’den de) geniş grupları davet eder, çok çeşitli
projeler Avrupa projeleri olarak devam eder.
Çok
az sayıda araştırma fizikçisi olan ülkemizde, bu çok büyük sayıdaki katılımlar
geriye bizim şu Toryum’u inceleyecek kadar fizikçiyi bırakmayabilir!!!
Dünyamızda
fizik ölçmeleri için kullanılan en büyük kalınlık nedir? Bu dünyanın
kendisidir. Bu deney, gravitasyon kuvvetlerini meydana getiren graviton
parçacığını ölçmek için yapılmıştır. Gravitonların mesela Güney Amerika’nın bir
noktasından, dünyanın merkezine doğru gönderildiğini düşünün. Merkezden geçerek
Japonya’dan çıktığını düşünün. Tam çıkış noktasına 90 m x 90 m x 90 m.lik içi
su dolu büyük bir havuzda, gravitonları gözleyebilmek için içi boş, birbirine
ortadan çelik halatla bağlı iki büyük demir silindir düşünün. Graviton gelip
düşey olarak duran bu iki silindirden geçtiği zaman eş (coincidence devresi)
zamanlı olarak ayarlanmış elektronik devre 1 sayar. Graviton gelmiş ve sayılmış olur. 30 sene
beklediler, tek birşey sayamadılar. Acaba graviton parçacığı yok mu idi?
İnternette ‘graviton ölçüldü’ diye 1 ay evvel
birşeyler gene ortaya çıktı, bir
bilene sormalı.
Gençlere
soruyorum: Jeo-thermal enerjiyi
biliyorsunuz. Yerin 5000 metre dibinde, iki çok büyük kaya parçası birbirini
sıkıştırıyorlar müthiş ısı çıkıyor. O noktada, o bölgede, ısı enerjisini
doğrudan elektrik enerjisine çevirecek bir sistem olamaz mı? Hadi üstünde hep
beraber düşünelim.
21.01.2017
(V)
Doç.Dr.Çetin
ERTEK
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder