TORYUM ÜRETİMİ
Doç.Dr. Çetin ERTEK
24.11.2014
Ülkemizde
Toryum üretimine ait ilk çalışmalar 1974 yılında MTA tarafından yapılmıştır.
1977 ve 1985 yıllarında MTA’da zenginleştirme çalışmalarına devam edilmiştir.
20 kg toryum üretilerek TAEK’e verilmiş, yine 1983, 1993, 1994 ve 1998’de ODTÜ,
Hacettepe Üniversitesi, Eti Maden tarafından deneysel zenginleştirme
yapılmıştır.Çekmece Nükleer Araştırma ve Eğitim Merkezi’ndeki Toryum pelet
yapımına kadar olan özgün çalışmaları nedense içine almamaktadır.
18
Mart 2004 tarihinde Eti Maden, TAEK ve MTA arasında protokol yapılarak, MTA’nın
numune alması, cevher hazırlama, toryumdan barit ve floritin ayrılarak ticari
ürün eldesi, NTE ve toryum içerikli okzalat konsantresi hazırlanması ve TAEK
Çekmece Nükleer Araştırma ve Eğitim Merkezi (ÇNAEM) tarafından okzalat
konsantresinden toryum, sezyum ve diğer NTE’lerin eldesi yapılmıştır. Eti Maden
tarafından cevher sahasından 3 ton numune temin edilerek NTE’lerin basnazit
minerali yapısında olduğu ve ortalama % 0.13 toryum oksit ve % 5.37 NTE
içerdiği tespit edilmiştir.
Toryum için Ülkemizde Son On Yıl içinde Yapılan
Çalışmalar ve Alınan Kararlar
Ülkemizin
Toryum konusunda atması gereken adımlar konusunda, akademik camiada birçok
toplantılar ve çalışmalar yapılmıştır. Fakat bu çalışmalar sürdürülememiştir.
Sürdürülebilir bir toryum stratejimiz oluşturulmalıdır.
6-7
Ocak 2003 tarihlerinde DPT ve TAEK tarafından Eskişehir Osmangazi
Üniversitesi’nde 80 bilim insanının katılımlarıyla düzenlenen “Toryum Yakıtlı
Nükleer Teknolojiler” çalıştayında önemli bir yapılanma gerçekleştirilmiştir.
Çalıştaya katılan bilimsel heyet çalıştayın sonuç bildirgesinde ülkemizin
özellikle 21. yüzyılda nükleer enerjiden en verimli ve güvenli şekilde
yararlanılabilmesi için :
-
Toryum katkılı
yakıtlar kullanan geleneksel reaktör,
-
Hızlandırıcıya
dayalı yeni tip reaktör,
-
Hibrid (füzyon-fisyon)
reaktör
teknolojilerinin
Türkiye’ye kazandırılmasının öncelikli bir hedef olması gerektiğine karar
vermiştir.
Hatta
bu amaç için;
-
Hızlandırma grubu,
-
Yakıt ve Reaktör
Malzemeleri Grubu,
-
Nükleer Ölçümler,
Değerlendirme ve Veri Tabanı Oluşturma Grubu,
-
Reaktör Sistemleri
ve Yakıt Çevrimi Grubu
isimleri
ile dört araştırma grubu oluşturulmuştur, ancak bu kararlar gereği çalışmaların
devam ettirilmediği gözlenmiştir.
Eskişehir
Çalıştayını takiben 6 Şubat 2003 tarihli BTYK toplantısında, “TÜBİTAK
eşgüdümünde görev yapacak bir komitenin kurulmasına ve hazırlanacak raporun üç
ay içinde Başbakanlığa sunulmasına karar verilmiştir” kapsamında öngörülen çalışmaların yapılıp yapılmadığı
meçhuldür. Görülüyor ki ülkemizdeki 380.000 ton toryum cevheri öylece
yatmaktadır. Türkiye yılda 75 milyar doları, doğal gaz ve petrol almak için
Rusya’ya ve İran’a muhtaç duruma gelmiştir.
20
Kasım 2007 tarihli BTYK toplantısında görüşülerek kabul edilen 2007/102 no.lu
“Ulusal Nükleer Teknoloji Geliştirme Programı (2007-2015)” başlıklı kararın
gereği “Toryum Mükemmeliyet Merkezi” ve “GeV Enerjili Proton Hızlandırıcısı”
kurulması kararlaştırılmış, ancak BTYK kararlarının öngördüğü bu çalışmalar
sonuçlandırılamamıştır. (Bu çalışmalar başlamadı ki sonuçlandırılsın)
Bu
grup çalışmalarını 3 Ekim 2013 tarihinde Bakanlıkta yapılan “Toryum Enerji
Çalıştayı” nda tartışmış ve bilgi birikimini daha da arttırmak amacı ile 27-31
Ekim 2013 tarihinde CERN’de yapılan 4. Uluslararası Toryum Enerji Konferansına
(ThEC13) katılım sağlanmıştır. 38 ülkeden 200 delegenin katıldığı konferansta
69 adet sözlü 20 poster bildirisi sunulmuştur. Konferansa Bakanlığımızca
oluşturulan “Toryum Çalışma Grubu” üyeleri arasından ülkemizdeki çeşitli
Üniversitelerde çalışan 4 akademisyen ve 1 Bakanlık temsilcisi katılmıştır.
Ülkemiz adına 2 sözlü sunum ve 1 poster sunumu yapılmıştır.
ThEC13 Konferansı Kapsamında Sunumların Değerlendirmesi:
Dünyada
toryum ile nükleer enerji üretilmesine yönelik 4 değişik nükleer teknoloji
üzerinde farklı ülkelerce yoğun çalışmalar yürütülmektedir. Bu teknolojiler
aşağıdaki şekilde sıralanabilir:
a. Geleneksel hafif ve ağır sulu reaktörlerde (LWR, PWR,
BWR, CANDU vs) %90’nın üzerinde toryum yakıtı içeren peletlerin kullanılması,
b. Ergimiş tuz reaktörleri (MSR),
c. Hızlandırıcı sürümlü sistemler (ADS),
d. Hibrid (füzyon-fisyon) sistemler.
Türkiye
olarak ilk aşamada belirli bir teknoloji seçmek yerine, işbirlikleri ve Ar-Ge
faaliyetleri ile öncelikli olarak insan ve bilgi altyapısının hazır hale
getirilmesi gerektiğine karar verilmiştir. Toryum için en elverişli yol CANDU tipidir. Şu
anda Kanada’da bir Türk nükleerci reaktör kalbine (%30-%70) Toryum-Uranyum’u
yükleyerek Kanada için sonuçları toplamaktadır. On ülke (Çin, Japonya,
Hindistan, ABD, G.Kore, İngiltere, Fransa, Belçika, Norveç ve Rusya) toryumla
ilgili ulusal programlarını açıklamıştır.
Geleneksel
teknolojilerde Norveç firması toryumlu yakıt hazırlama ve üretmede öne
çıkmıştır. Üretilen %95 toryum katkılı peletler deneme reaktöründe başarılı
şekilde kullanılmış ve 2017 ile ticari reaktörle test edileceği beyan
edilmiştir. 2020’lerden itibaren toryumun ticari reaktörlerde yaygın kullanımı
öngörülmektedir. Norveç’le işbirliği hazırdır. Hızlandırıcı sürümlü sistemler
Belçika’da AB’nin desteklediği MYRRHA yakıtlı nükleer santral 2023’te devrede
olacaktır.
Fransa
firması, Belçika kimya firmasıyla toryum yakıtlarının üretimi için işbirliği
başlatmıştır.
Toryum
enerji üretimini gerçekleştirirsek senede 75 milyar dolar cebimizde kalacak.
Enerjiyi
dışardan alırsak yerli üretime nazaran 10 misli fazla para ödenecektir.
Türkiye’nin Yol Haritası’na Öneriler
Yapılan
çalışmalar göstermektedir ki; Bakanlık, Kurumlar ve akademik camia ortak bir
metin üzerinde harekete geçmelidir. Burada eksik olan da firmalar, sivil toplum
örgütleri, ilgili fertler, gönüllülerdir. Bu belge enerji politikalarımızın
uzun vadeli olduğunu ispatlamalıdır. Eylül 2015’de Ulusal Program Bakanlık
internet sitesinde kamuoyuna duyurulacaktır. BTYK 2007 kararlarında yer alan
Toryum Mükemmeliyet Merkezi (TMM) kararı çerçevesinde teşekkül edecek bir heyet
sonuçları 2014 Aralık ayı sonuna akadar bir raporla Enerji Bakanlığı’na
bildirecektir. 2015 yılında ise, Türkiye’de Toryum peleti üretecek pilot
tesisin kurulması için Eti-Maden vazifelendirilmiştir. Tesis en geç 2020’de
pelet üretecek şekilde hazır hale getirilecektir. Benim bu tesise ve TMM’ye karşı
çıkmamın nedeni şudur: TMM’nin kurulması en seri 4-5 yıl alır. ÇNAEM Toryum
peletlerini 20 yıl önce imal etmiştir. Alt yapı, radyasyon fizikçileri hepsi
vardır. ÇNAEM bu işi tam olarak becerebilir.
Yılda
15 ton ThO2 peleti üretecek pilot tesisin yerli imkanlarla kurulması için
herşey hazırdır. Türkiye şimdiye kadar en azından 10 tane Toryum Çalıştayı
yapmıştır. Çok değerli zamanlar kaybedilmiştir. NTE ve Toryum Ender Topraklar Platformu
27 Mayıs 2013’te Yalova Üniversitesi’nde kapsamlı bir çalıştay
gerçekleştirmiştir. 60 kadar nükleer mühendislik uzmanı katılmıştır. Mustafa
Özcan Toryum Ender Topraklar Platformu’nun platformun yöneticiliğini
yapmaktadır. Bundan sonra 2 çalıştay daha yapılmıştır.
Nano
teknoloji ile nükleer teknoloji birleştirilebilir. Proton protonu çekirdekte
çekiyor, motor pistonunda itiyor. Uzun alüminyum bir boru ve yer çekimi
yarılımıyla U-238 atomlarının çoğu U-239 yapılabilirç keza Toryum atomlarının
çoğu U-233 atomlarına çevrilerek fisyon yapabilir hale getirilebilir.
Rüzgarla
elektrik eldesinde sürtünmeyi 50’de 1’e indiren Prof.Dr.Ali Erdemir niçin 10
yıldır Amerika’da? Reaktör konsollarındaki elemanların kalite kontrolü.
Eskişehir’deki toprakta bulunan nadir toprak elementleri (27 tane) ve Toryum
son derecede mühimdir. Örneğin Nd polimerlerde çapraz bağların oluşmasına sebep
olur, kalite çok artar. Nükleer sanayiinin lokomotifidir.
Paslanmaz
çelikteki karbon miktarı reaktörde yapılan pozitronium atomu ile ölçülür. Nobel
ödüllü fizikçi Carlo Rubbia’nın spollasyon nötronlar ve enerji amplifikatörü.
Hızlandırıcı sürümlü Toryum reaktörü. Toryum reaktöründe atık çok azdır. NPT’ye
uygundur. Kalp erimez. İran Şahı zamanında 60 milyon US$ verdi, MIT’e kendi
talebelerini yolladı. 444 atom reaktörünün 40 senede atmosferimize verdiği CO2
yokken, kömür olsa idi atmosferimiz milyarlarca ton CO2 emmiş olacaktı.
Sivrihisar
NTE sahasında, ETİ Maden İşletmeleri’nin yaptığı ihale sonrasında ETİ Maden
İşletmeleri’nin kontrol ve denetiminde özel sektörce açık işletme madencilik
üretim uygulaması yapılacaktır. Ardından
cevher zenginleştirme işlemine tabi tutulacak ve baznazit mineralinden ayrılan
barit ve florit elementleri iç ve dış pazarda değerlendirilerek, baznazit
mineralinden ilave olarak üretilen toryum rezervi ise yasa gereği Türkiye Atom
Enerjisi Kurumu’na (TAEK) teslim edilecektir. Dolayısıyla ülkemizde Toryum
üretebilecek altyapı gerek üniversitelerde gerek kurumlarda mevcuttur.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder