..

..
..

12 Mart 2018 Pazartesi

BİRLEŞMİŞ MİLLETLER NÜKLEER GÜVENLİK MÜFETTİŞLERİ NASIL ÇALIŞIR?



Birleşmiş Milletler’in 300 kadar nükleer güvenlik müfettişi vardır. Bunlar çeşitli ülkelerin mühendislik dallarından özenle seçilirler. Birleşmiş Milletler’in bu problemleriyle uğraşan kısmına Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı denir.
Seçilen bu nükleer güvenlik kuruluşunda çalışanlar çok sıkı kurslardan geçirilirler. Biz eğitimimizi Los Alamos laboratuarlarında Amerika’da yapmıştık. Amerika ortalarında nükleer malzemenin, Manhattan projesinde yapılışını, çok büyük difüzyon tesislerini Oak-Ridge’de gördük. Bombanın yapıldığı yer Los Alamos Laboratuarları’nda çeşitli kurslar gördük. İsveç ve Fransa’daki nükleer tesislerde çeşitli eğitimler aldık. Bombanın atıldığı Hiroşimayı da gördük. Amerika’nın ortasında Oak-Ridge’de oturanların herbirine Manhattan projesi başladığında birer mektup gönderildi. Bu mektupları gördük. Bu mektupta aşağı yukarı şöyle yazıyordu. Çiftçilere, toprak sahiplerine, hayvancılıkla uğraşanlara yazılmış mektup. İçinde ne yazıyordu biliyor musunuz? 15 güne kadar evinizi, hayvanlarınızı, eşyalarınızı satın, derhal bölgeyi terkedin. Burada Amerika’nın yüksek menfaatlerini korumak amacıyla çok büyük tesisler yapılacaktır. Sahip olduğunuz tarlalar ve evlerin yarı değerleri hükümet tarafından size nakit olarak verilecek. 15 gün sonra çok büyük tesisler yapılmaya başlamıştı bile.
Yaptığımız teknik gezilerde Ajans bizi güney Fransa’daki tesisleri de gezdirdi. 2 büyük Atom Reaktörü’nün herbiri 1000 MWe gücündeydi ve soğutma kanalları orta büyüklükte iki paralel nehir halindeydi ve 10.000 işçi tarafından 4 yılda tamamlanmıştı, ikisi de uranyum üretim fabrikasıydı.  Fransa bildiğiniz gibi elektrik enerjisinin %78’ini nükleerden elde ediyor.
Güvenlik müfettişleri Viyana’dan ayrılıp teftiş bölgelerine gittikleri zaman, yanlarına o ülkelerin Ajansa muntazaman bildirdikleri nükleer malzeme envanterlerini birlikte götürürler. Oraya gidince bu raporları kendilerinde mevcut kayıtlarla (records) birebir karşılaştırırlar. Müfettişler bu anda nükleer malzeme muhasebesi yapmaktadırlar. O sırada muhasebeci olarak vazife yaparlar. Viyana’dan Ajansın anlaştığı firma ile çeşitli nükleer ölçü aletleri, teftiş edilecek nükleer malzeme üretici fabrikaya varmıştır bile. Aletlerin hepsi Ajans mührü ile mühürlüdür. Envanter ölçülmesi anında onlar açılır, ölçüler alındıktan sonra tekrar kapatılır. Buna verifikasyon denir. İfade edilen nükleer malzeme miktarı, Ajans müfettişleri tarafından, bağımsız olarak belli bir bilgisayar programına göre ölçülür, nükleer fabrikasının özel iç raporları ile karşılaştırılır. Müfettiş burada nükleer malzeme miktarını bağımsız olarak teftiş için ölçmüştür. Teftişin nükleer mühendislik tarafı da burada sonlanır. Beyan edilen nükleer malzeme miktarı ile ölçülen miktar birebir karşılaştırılır. Fark MUF adı ile bilinir. İngilizcesi Material Unaccounted For demektir.  
Müfettişlerin muhasebeci, nükleer fizikçi yönlerinden bir başkası da diplomat oluşlarıdır. İsteklerini elde edebilmek için diplomatik davranmaları gerekir. Müfettişler ölçülerini alırken kendilerine, o ülkenin yerli müfettişleri de refakat eder. Ajansın grup başkanı müfettişle sadece yerli müfettişlerin başkanı ikili konuşabilir. Öteki elemanları ile konuşamaz. Bir yakıt elemanı fabrikasında bir günlük teftiş 400.000 dolara mal olabilir. Resmi anlaşmalar daha önceden ülkeler çapında bütün detayları ile yapılmıştır. Ara teftişler ve total envanter teftişleri vardır. Teftişten 20 gün sonra başka bir teftiş grubu aynı yere teftişe gidebilir. Alınan fotoğraflar, mühürler müfettiş Viyana’ya döndükten sonra detaylı incelenir. Mühürlerin incelenmesi için ayrı bir teşkilat vardır.
Plutonyum tabiatta (doğal olarak) bulunmadığı için bir nükleer fabrika gizli olarak üretti ise bu fabrikadan mesela 25 km mesafeden bu gizliliği çözebilir miyiz? Müfettişlerin o ülkenin nükleer fabrikasının civarından örnek alma hakları vardır. Örnekler, topraktan, bitki örtüsünden, ağaçlardan ve sudan belli şartlar altında alınabilir. Örnek alma metodları çok çeşitlidir ve çok detaylıdır. Bunlar Viyana merkezde incelenir ve sonuçlandırılır. Mikro teknolojiyle, nano teknoloji ile daha birçok hassas ölçü aletleri ile ölçebilme kabiliyeti gittikçe hassaslaşmaktadır.
Doç.Dr.Çetin ERTEK
10.03.2018

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder