..

..
..

22 Şubat 2016 Pazartesi

ESKİ RUS CASUSU LITVINENKO NEDEN RADYOAKTİF 'POLONYUM 210' İLE ÖLDÜRÜLDÜ?



2000 yılından sonra Londrada yaşayan ve İngiliz gizli güvenlik servisine geçen, eski Rus casusu Litvinenko'nun 2006 Kasım'ında, İngiliz vatandaşlığına resmen kabul edildikten bir kaç gün sonra, 43 yaşında, radyoaktif polonyum 210 ile zehirlenerek öldürüldüğüyle ilgili haberler, zaman zaman, dünya medyasında yer alıyor. Geçen 20 Ocak'ta da İngiltere yargısı, Putin'in onayıyla, Litvinenko'nun Rus gizli güvenlik servisi yoluyla zehirletildiği olasılığının büyük olduğunu açıkladı /1/. Bunun üzerine İngiltere Başbakanı Cameron ' Böyle bir durumun kabul edilemeyeceğini ve Rusya'yla ilişkilerinin yeniden gözden geçirileceğini açıklarken, Rus yetkilileri ortada kesin belgeler bulunmadığını, yargı kararıyla ilgili raporda da sık sık 'olasılıktan' söz edildiğini vurgulayarak bu yargı kararının kabul edilemez olduğunu açıkladılar. Litvinenkon'un eşi, bu yargı kararına dayanarak İngiltere'nin Rusya'ya yaptırımlar uygulamasını istiyor.
http://faz.met.vgwort.de/na/9086a8bb0e9245d79af0ad1e9fbc0d6a
http://www.faz.net/img/schliessen-gross.png
    1/2
http://media1.faz.net/ppmedia/aktuell/530613747/1.4026277/default/von-seiner-vergiftung-mit.jpg© AFP
Von seiner Vergiftung mit Polonium 210 gezeichnet: der frühere russische Spion und Kreml-Kritiker Alexander Litwinenko im November 2006 in einem Londoner Krankenhaus
  

Litvinenko son günlerinde

Biz işin yargı ve siyasal yanını bir yana bırakarak, Litvinenko'nun zehirletilmesinde neden başka zehirli maddeler değil de radyoaktif Polonyum 210 (Po 210)'nun seçildiğini burada açıklamaya çalışacağız.
En sonda söyleyeceğimizi, başta söylersek:  Radyoaktif Po 210'nun 'on milyonda bir gramı' bile insan vücuduna girdiğinde, çok büyük radyasyon dozu oluşturuyor ve bulunduğu hücre ve organları bir anda aşırı ısınmayla paramparça ederek iç kanamalarla, büyük acı çektirerek kişiyi kisa sürede ölüme götürüyor.
Po 210 neden bu kadar etkin? Bunu, radyasyon fiziğine biraz girerek, açıklamamız gerekiyor.

Po 210'un seçilmesinin radyasyon fiziğindeki temeli

Po 210'nun özgül radyoaktivitesi ya da gramı başına atom çekirdeklerinin bozunma (parçalanma) sayısı çok yüksek: 1,67x10 14 Becquerel (Bq). Ya da her gramı başına, her saniye 167 trilyon atom çekirdeği parçalanıyor. Her bozunmada ortaya çıkan ağır kütleli alfa taneciği, bulunduğu hücre ya da organda soğurularak vücuda enerjisini aktarıyor ve bu da ısıya dönüşüyor.
Radyasyonun vücuda aktardığı enerji, radyasyon fiziğinde, 'radyasyon dozu' olarak ifade ediliyor ve Sievert (Sv) birimiyle gösteriliyor. Doğal radyasyondan vücudumuz yılda 1 Sievert'lik dozun binde 2-3'ü kadar etkilenirken (yılda ortalama olarak 0,0024 Sv) ve bizler sağlıklı yaşarken, vücuda örneğin on milyonda bir gram Po 210'nun bir anda girmesi sonucu alfa taneciklerinden vücutta, 20 Sievert kadar çok büyük  'ani (akut) öldürücü bir doz' oluşuyor (Çerçeve içindeki hesaplamaya bkz.).  Po 210'nun doz katsayısı ya da saniyede 1 atom çekirdeği bozunumu olan Becquerel (Bq) aktivitesi başına oluşan radyasyon dozu 1,2x 10 -3  miliSievert (mSv) olup örneğin çok zehirli olarak bilinen plutonyum 239'unkinden 72600 kat daha fazla. Bu nedenle Po 210 zehirleme maddesi olarak seçilmiş ve bundan, kimsenin farkedemeyeceği, bir toz şeker taneciği kadar bile olmayan, çok az bir miktar, Litvinenko'nun bir otelde içtiği çayına katılarak ölümüne yol açılmıştır /1,2/. Litvinenko'yu zehirleyen maddenin Po 210 olduğu, gerek vücudundan alınan örneklerde, gerekse çaydanlıkta ve başka bir çok yerde yapılan ölçümlerle belirlenerek kesinleşmiştir. 
Öte yandan 2004'de ölen Filistin lideri Yasir Arafat'ın da Po 210 ile zehirlenmiş olabileceği ortaya atılmış, 2012'de vücudunun kalıntılarından alınan örnekler İsviçre, Fransa ve Rusya laboratuvarlarında incelenmiş, bu örneklerde Fransa ve Rusya'da bir kanıt bulunamamıştır. İsviçre laboratuvarında ise örnekte bulunan aşırı kurşunun Po 210'dan türeyebileceği belirtilmiş ise de bunun başka kaynaklardan da gelebileceği nedeniyle Yasir Arafat'ın Po 210 ile zehirlenmiş olabileceği kanıtlanamamıştır (Po 210'nun 138 günlük oldukça kısa yarılanma süresi nedeniyle, aradan geçen 8 yılda Po 210'dan ölçüm için pek bir şey kalmadığından).

Polonyum 210 nereden elde ediliyor?

Po 210 doğada çok az var: Po 210, Toryum ve Uranyum/Radyum dizilerinin bir bozunma ürünü olarak ortaya çıkıyor. 1 ton uranyum cevherinde sadece 0,1 mikrogram kadar çok az bulunduğundan, doğadan elde edilemiyor. Ancak nükleer reaktörlerde nötronlarla bombardımanla Bizmut 209'dan aşağıda gösterilen atom çekirdeği tepkimesiyle elde ediliyor (Rusya'da  ve belki de İsrail'de):



Bu yolla dünyada üretilen miktarın yılda 100 gram kadar olduğu kestiriliyor. Rusya'da üretilen Po 210, bir aracı şirketle ABD'ye satılıyor. Rusya Atom Enerjisi kurumu, ayda 8 gram Po 210'u ABD'ye sattıklarını açıklıyor ve bunun gramının 2 milyon usd olduğu kestiriliyor /4/. İnsanları zehirlemekten başka, uydularda enerji kaynağı (pil) olarak da kullanılabiliyor. Kapsüllendiğinde, alfa tanecikleri kapsülün çeperlerinde tutulduğundan, dışarıya ya da vücuda bir etkisi bulunmuyor. Ancak vücudun içine girdiğinde, ulaştığı organ ve hücrelerde etkisi çok büyük.

Polonyum nasıl bir element ve insan vücuduna etkisi?

1898'de Marie Curie'nin Fransa'da laboratuvar çalışmaları sırasında eşi Piere Curie ile birlikte bulduğu bu elemente, kendisinin ana vatanı olan Polonya'dan esinlenerek polonyum adı veriliyor. Marie Curie 1911'de radyumla birlikte yaptığı bu buluş ve araştırmaları nedeniyle Nobel'le ödüllendiriyor. Elementler cetvelinde 84 atom numarasıyla yer alan Polonyumun bir dizi radyoizotopu (aynı atom numaralı elementin atom çekirdeğinde farklı sayıda nötron bulunan, farklı kütle numaralı çeşitleri) bulunuyor. Bunlardan 138 günlük yarılanma süresiyle ve büyük kütleli, 5,3 MeV enerjili alfa ışınları yayınlamasıyla Po210 radyasyon fiziğinde önemli bir yer tutuyor. Polonyum'un vücuttan normal yollarla atılmasıyla ilgili olan 'biyoyolojik yarılanma süresi' ise 50 gün. Po 210 alfa ışını yayınlayınca kararlı (radyoaktif olmayan) kurşun 210 (Pb 210)'a dönüşüyor.
Po 210 vücuda alındığında, yaydığı alfalar,  hücrelerin molekül ve atomlarına girerek kinetik enerjilerini bunlara aktarıyorlar ve bulundukları ortamda büyük bir ısı yayılmasına neden oluyorlar  (Örneğin mideye, kor halinde ateş düşmüş gibi mide çeperini paramparça edip iç kanamalara yol açıyorlar).  
Doz hesabı
Litvineko’nun çayına ne kadar Po210 katıldığı tam olarak bilinmemesine rağmen 1-10 mikro gram(µg) kadar olduğu kestiriliyor. Biz burada, çok daha az bir miktar olan 0,1 µg Po 210 için bir hesaplama yaparak Po 210’nun oluşturduğu büyük dozu hesapla göstereceğiz:
Sindirim yoluyla vücuda alınan Po 210’nun ‘etkin doz katsayısı’ /6/ ya da Bq başına ortaya çıkan radyasyon dozu : 
1,2 x10-6 Sv/Bq. Yukarıda belirtilen çok yüksek özgül radyoaktivitesi ise 1,67x10 14 Bq/g ;
0.1  µg (= 10-7 g) Po 210 için özgül aktivite: 1.7x107 Bq. Buradan: 1.7x107 Bq x 1.2x10-6 Sv/Bq = 20 Sv bulunur.
Eğer Litvineko’nun vücuduna 0,1 µg değil de bunun 10 katı olan 1 µg Po 210 girdiyse, bu  200 Sv’lik çok büyük bir doz demektir.  5 Sv’lik çok daha düşük bir radyasyon dozu bile, vücutta kısa bir sürede oluştuğunda % 50 olasılıkla 30 gün içinde ölümle sonuçlanıyor. Bu nedenle Litvineko’nun vücudunda oluşan en azından 20 Sv’lik bir dozla, alınan tüm tıbbi önlemlere rağmen 3 hafta sonra ölümüne neden olunduğu ortaya çıkıyor.
Not: Evlerde, (özellikle pek havalandırılmayan zeminaltı katlarda) solunan havadaki doğal radondan radyoaktif bozunmayla türeyen Po 210, Po 212, Po 214, Po 216 ve Po 218 radyoizotoplarının yayınladıkları alfaların vücuda aktardıkları enerji yoluyla,  yıllık doğal radyasyon dozunun yarısı kadarını aldığımızı da burada belirtmeliyiz /2,3,5/.
Fosfat gübre yoluyla topraktan ya da radon yoluyla havadan tütün yapraklarına da Po 210 ulaşıyor ve tütün kullananların özellikle akciğerlerinde önemli bir radyasyon dozu oluşturuyor /5/.
Kaynaklar
/1/http://www.faz.net/aktuell/politik/ausland/europa/wladimir-putin-soll-ermordung-litwinenkos-gebilligt-haben-14026264.html
/2/ https://de.wikipedia.org/wiki/Polonium
/4/http://www.spiegel.de/wissenschaft/mensch/toedliches-gift-was-kostet-eine-portion-polonium-a-452650.html
/5/ Radyasyon ve Sağlığımız? kitabı (Bkz. Sf.60), Y.Atakan, Nobel Yayınları 2014

/6/ ICRP 72 (Uluslararası Radyasyondan Koruma Kurulu’nun 72 nollu raporuna göre

Yüksel Atakan, Dr.Radyasyon Fizikçisi, ybatakan@gmail.com

14 Şubat 2016 Pazar

AMAÇ_Doç.Dr.Çetin ERTEK'in yazısı


Çok yüksek hızlardaki parçacıkları kafa kafaya çarpıştırarak daha küçük parçalara bölmek ve elde edilen parçacıkların maddenin temel yapı taşı olup olmadığını araştırmak, maddeyi anlama çabalarının günümüzdeki aşamasıdır.
1)      CERN’de 7 TeV’lik protonlar, 7 TeV’lik protonlarla kafa kafaya çarpıştırılmıştır. (eV= bir elektronun 1 volt’luk gerilim altında kazandığı kinetik enerjidir; TeV, bu enerjinin trilyon katıdır.)
2)      CERN’de 100 metre yerin altına kazılmış 27 km uzunluğundaki dairesel tünelde, protonlar, 8.3 Tesla şiddetindeki manyetik alan içindedir. Bu manyetik alanın şiddeti dünyanın manyetik alanının 100.000 katıdır.
3)      Bu manyetik alan şiddeti ancak 12.000 amperlik elektrik akımı ile sağlanır. Bu şiddette bir akım, ancak süper iletken kabloların -271 °C sıcaklıktaki sıvı helyum banyolar içine yerleştirilmesi ile elde edilir.
4)      Bu hızda hareket eden protonların kütlesi, protonların durgun kütlesinin tam 14.000 katıdır.
5)      Senede ortalama biriken bilgi 10 milyon GigaByte’dır. Bu 20 milyon CD-ROM’un içerdiği bilgiye denktir.
6)      Gelişmiş ülkelerde 10.000 kadar bilim insanı doğa gizemlerini ortaya çıkaracak anlamlı bilgiler elde etmenin stratejisini şöyle özetlemektedirler;  on binlerce bilgisayar ve belleği iletişim teknolojileri kullanarak koordineli bir şekilde yönetmek.
7)      Protonlar saniyede 800 milyon kez çarpışıyorlar. Çarpışmalardan sadece milyonda biri deneyin ilgilendiği bilgileri verir.
8)      Altın atomları, altın atomları ile çarpıştırılarak laboratuvarda, güneşin en sıcak noktasının 250.000 katı sıcaklık (3 trilyon °C) elde edildi. Bu sıcaklıkta çekirdeğin içindeki protonlar, nötronlar, kuarklar erir. Cismin 4 haline (katı, sıvı, gaz, plazma) bir de erimiş çekirdek hali eklendi.
9)      Bu deneyler, yüksek gerilim mühendisliği, düşük sıcaklıklar ve malzeme bilimlerinde çığır açacaktır.

Doç.Dr. Çetin Ertek



İÇME SULARINDAKİ RADYOAKTİVİTE, SINIR DEĞERLER ve TÜRKİYE’de DURUM?



Yüksel Atakan, Dr.Radyasyon Fizikçisi, Almanya, ybatakan@gmail.com

Yerkabuğundaki ve sulardaki doğal radyoaktif maddeler neler?

Yerkabuğunda (toprakta, kayaçlarda) doğal olarak bulunan özellikle uranyum ve toryum ile bunlardan türeyen radyum 226, radon 222, polonyum 210 ve kurşun 212 gibi daha bir dizi radyoizotop zamanla yeraltı sularına geçiyor. Özellikle granit ve kristalin kayalarla daha çok uranyum bulunuyor. Toprakta ortalama olarak 3 ppm kadar doğal uranyum var.  Bu miktar 10 tonluk bir kamyon toprağa bir çorba kaşığı kadar (30 gram) uranyum’un homojen olarak karıştırılması demek. Doğal uranyumda %99 U 238 ve %0,7 oranında da U235 var. Yeraltı suları bilindiği gibi yeryüzüne ya kaynak suları olarak çıkıyor ya da açılan kuyulardan alınıyor.  Musluklarımızdan akan genellikle baraj gölü suları gibi kullanıp içtiğimiz yüzeysel sularda da radyoaktif maddeler az da olsa var. Sulardaki doğal radyoaktif maddeler suların kullanılması (duş, yemek yapmak gibi) ya da içilmesi yoluyla doğrudan ya da bitki ve hayvanlar yoluyla dolaylı olarak insan vücuduna giriyor. Vücudumuza alınan zararlı olabilecek her maddede olduğu gibi, içme sularında da bunlardan ‘ne miktar olduğu?’ sağlığımız için önemli. Radyoaktif maddelerin kullandığımız ve içtiğimiz sulardaki miktarının ölçümlerle belirlenmesi ve bunların vücutta ne kadar radyasyon dozu oluşturabileceğinin hesaplanması gerekiyor. İlk adım olarak, gösterge ölçümleri denebilecek ‘toplam alfa’ ve ‘toplam beta’ ölçümleri yapılıyor. Bunlar, sırasıyla, suda bulunan alfa ya da beta ışınları saçan radyoaktif maddelerin toplam miktarlarının (toplam alfa ya da toplam beta radyoaktivitelerinin Becquerel/Bq/ olarak ) belirlenmesidir. Bu ölçümler, suda uranyum, radyum, radon gibi radyoaktif maddelerden (radyoizotoplardan) hangilerinin bulunduğunu göstermediğinden gösterge niteliğindedir. Bu ölçümler sonucunda, belirli gösterge sınır değerleri aşılırsa o zaman ayrıntılı olarak önemli her bir radyoizotopun ölçümü gerekiyor.
Gösterge sınır değerleri Toplam alfa için: 0,1 Bq/litre, Toplam Beta için: 1 Bq/litre ve Trityum için: 100 Bq/litre olarak gerek uluslararası kurumlarca gerekse 25730 sayılı yönetmelikte belirlenmiştir. Suların içilmesi yoluyla, vücuda alınabilecek tüm radyoaktif maddelerden vücutta oluşabilecek radyasyon dozunun 0,1 mSv’in altında kalması da bu yönetmeliğe göre gerekiyor.
 Almanya’da halk genellikle şişe suları (yeraltı suları, maden suları) içiyor. Başta Almanya Radyasyondan Korunma Kurumu (BfS), olmak üzere çeşitli eyalet kurumları, üniversite laboratuvarları ve özel kuruluşlar (örneğin foodwatch, Greenpeace) şişe (maden) sularındaki doğal radyoaktif maddeleri ölçümlere belirliyorlar ve suların içilmesi sonucu vücutta oluşabilecek radyasyon dozlarının hesaplanmasıyla ilgili çalışmalar yaparak  bunları internet sitelerinde yayımlıyorlar /1,2,3 /.
Almanya genelinde 650 kadar şişe suyu çeşiti (markası) bulunuyor. Bunlarda ne kadar radyoaktivite bulunduğu, şişe suları markalarından oluşan listelerde Becquerel(Bq) olarak verildiği gibi ayrıca uranyum miktarı litrede mikrogram (µg/litre) olarak veriliyor. Doğal uranyumun özgül radyoaktivitesi 25380 Bq/gram olup (her gram doğal uranyumun, her saniye, 25380 adet atom çekirdeği bozunuyor/parçalanıyor) , buradan vücuda alınan mikrogram doğal uranyum başına vücutta ne kadar Bq radyoaktivite bulunduğu hesaplanabiliyor. Ancak burada belirtmek gerekir ki, uranyumun radyasyon yoluyla vücuda zararlı olabilecek etkisini oluşturacak uranyum miktarı, kimyasal zehirliliğini oluşturacak miktarın çok üstündedir. Bu nedenle uranyumun kimyasal zehirliliği ön plana alınıp kişinin vücut ağırlığının kg’ı başına, sindirim yoluyla vücuda günde en çok alınabilecek miktar olarak  0,6 mg değerini Dünya Sağlık Örgütü (WHO) öneriyor (70kg’lık bir kişi için, bu, 42 mg uranyum demek). Ayrıntılar için bkz./4/.




İçme sularındaki bazı ülke ve kurumların önerdiği sınır değerler (gösterge değerleri) Çizelge 1’de bulunuyor. Bu değerlere ulaşıldığında paniğe kapılmamayı, gerçek durumun daha ayrıntılı analizlerle ortaya çıkarılması gerektiğini, ilgili önlemlerin alınmasını ya da  uranyumu yüksek suların halka ulaşmasının önlenmesi en son çözüm olarak öneriliyor.
BfS yaptığı bir çalışmanın teknik raporunda 401 çeşit (marka) şişe suyunda radyum 226, radyum 228, uranyum 234, uranyum 235, uranyum 238, polonyum 210, Kurşun 210 und Aktinyum 227 ölçüldüğünü ve her bir suyun içilmesiyle vücutta oluşabilecek radyasyon dozlarını çeşitli yaş grupları için internette yayımlıyor /1 /. Bu çalışmada küçük çocukların yılda 170 litre, yetişkinlerin ise 350 litre su içtikleri varsayılıyor. Sonuç olarak Almanya’da içme sularından bir kişinin vücudunda oluşacak yıllık dozun, ilgili yönetmeliklerin ön gördüğü sınır değer olan 0,1 mSv’in altında kaldığını, BfS açıklıyor.
Bu doz, Almanya’da doğal radyasyondan alınan yıllık ortalama doz olan 2,1 mSv’in %5’i kadardır.

AYRINTILAR (Konuyla yakından ilgilenenler için)
Çizelge 1: İçme Sularındaki Uranyum İçin Yönlendirici Gösterge Sınır Değerleri :
Almanya Senatosu 2010 yılında yetişkinler için içme sularındaki uranyumun litrede 10 μg’ın altında kalması gerektiğini belirledi. Bebekler için: 2 μg/litre
Dünya Sağlık Örgütü (WHO) : 15μg/litre
Besinlerle doğal uranyum günde  1-4 mg arası vücuda giriyor.
TDI: Vücuda girecek günlük tolerans değeri: 0,6mg/kg vücut ağırlığı: 70 kg için 42 mg uranyumun altında kalınmalı.
WHO: İçme sularındaki uranyum derişimi genellikle 1 mg/litre’nin çok altında ölçülüyor.
700 mg/litre derişimi olan kuyu suları da olabiliyor.
ABD'nin Çevre Koruma Örgütü (EPA: Environmental Protection Agency) sudaki doğal uranyum için sınır değer olarak 30 μg / litre'yi öngörüyor.

Uranyum’un yanı sıra, sularda radon ölçümlerinin de yapılması ve yüksek radon derişimli sularla ilgili önlemlerin alınması da gerekebiliiyor/6/.

Çizelge 2: Almanya’da  içme sularındaki radon gösterge değerleri aşıldığında vücutta oluşacak dozlar ve önerilen önlemler aşağıdaki çizelgede bulunuyor /6/

Sudaki radon derişimi        (Rn 222 + bozunma ürünleri Po210 ve Pb212) (Bq/litre)
Vücutta oluşacak doz (mSv/yıl)
Bu derişimdeki sudan yıl boyunca içildiğinde alınacak önlemler
≤ 100
≤ 0,1
Derişim düşük önleme gerek yok
300  -  1000
0,2  - 0,3
3 yıl içinde derişimin düşürülmesi ve ilgili önlemlerin planlanması
≥ 1000
≥  0,3
Kısa sürede önlemler alınmalı
Not: Doz hesabında, bir yetişkin kişinin, radonlu sudan yılda 350 litre içtiği varsayılmış ve radonun sindirim doz katsayısı olarak da 3,5 nSv/Bq kullanılmıştır /Y.A./

Çizelge 3: Sindirimle vücuda alınan suda bulunabilecek  radyoizotopların doz katsayıları
(mSv / Bq)  /7/

Toryum dizisi

Uranyum dizisi

Th-232     2.3 x 10-4  
Ra-228     6.6 x 10-4
Th-228     7.2 x 10-5
Ra-224     6.3 x 10-5


Th-232 (doğal) 1.0 x10-3
U-238       4.5 x 10-5
U-234       5.0 x 10-5
Th-230      2.1 x 10-4
Ra-226      2.8 x 10-4
Pb-210      7.0 x 10-4
Po-210      1.2 x 10-3
U-238(doğal) 2.5x10-3
Açıklama: Vücuda bu radyoizotoplardan  herhangi biri sindirim yoluyla girdiğinde, Becquerel başına mSv olarak, burada gösterildiği kadar, radyasyon dozu oluşuyor. Görüldüğü gibi en çok dozu, doğal uranyum, Polonyum 210 ve
doğal toryum oluşturuyor.



Çizelge 4: İSVİÇRE MADEN SULARINDA ÖLÇÜLEN RADYOAKTİF MADDELER VE SINIR DEĞERLER /8/

Zehirlilikleri / özgül radyoaktiviteleri çok yüksek (1.Grup) radyoizotoplar için:
Pb210, Po210, Ra226, Ra228Ra,Th230, Th232,Pa231  için gösterge sınır değer: 1 Bq/Litre

Zehirlilikleri / özgül radyoaktiviteleri çok yüksek olmayan (2.Grup) radyoizotoplar için:
Ra224, Th228, U234, U235, U238  için gösterge sınır değer:  10 Bq/L (Almanya’da da aynı değer)
Tritium
için gösterge sınır değer:  1000 Bq/Litre  (Almanya’da 100 Bq/Litre
Sezyum (Cs134 ve Cs137) için gösterge sınır değer 10 Bq/Litre 

Not: İsviçre maden sularında ölçülen doğal uranyum miktarı en  çok: 9 µg/Litre  


Yeraltısuyundaki radonun zamanla değişimi
ABD, EPA (Envıronmental Protection Agency)‘nin bir raporunda / / içme suyu olarak kullanılan 14 kuyudan alınan 1468 örnekte yapılan periyodik radon derişimi ölçümlerinde, yeraltı suyundaki radon derişiminin değişimi araştırılmış ve radon değerlerinin  %97’sinin zamanla ortalamanın %30’luk bölgesinde kaldığı belirlenmiştir /14/.

TÜRKİYE’de DURUM
Kentlerin şebeke sularındaki ölçümler
Ülkemizde şebeke sularındaki radyoaktivite ölçümleri sonuçları TAEK internet sayfalarında yayımlanıyor. Bu ölçümler, yukardaki çizelgelerde verilen uranyum, radyum, radon gibi ayrıntılı radyoizotop analizlerini değil,  sadece toplam alfa ve toplam beta gösterge değerleriyle trityum ölçümlerini kapsıyor. Toplam alfa değeri, radyoaktivitesi ölçülen suda bulunan alfa tanecikleri yayınlayan tüm radyoizotopların toplam radyoaktivitesini Becquerel (Bq) olarak gösteriyor.Toplam Alfa radyoaktivitesinin yönlendirici gösterge sınır değeri, ilgili yönetmeliğe göre litrede 0,1 Bq ‚dir. Toplam beta da benzer olarak sudaki beta yayınlayıcı radyoizotopların toplam radyoaktivitesini gösteriyor. Toplam Beta aktivitesinin gösterge sınır değeri ise litrede 1 Bq‘dir. Trityum için gösterge sınır değer litrede 100 Bq’dir. İçme sularındaki her çeşit radyoaktif maddelerin toplamı yoluyla vücutta oluşabilecek radyasyon dozunun, ilgili yönetmeliğe göre 0.1 mSv’in altında kalınması gerekiyor.
Özellikle büyük kentlerde hangi şebeke/lerde radyoaktivite ölçümlerinin yapıldığı TAEK internet sayfalarında yer almıyor.
Orman ve Su İşleri Bakanı Sn.Veysel Eroğlu'nun Twitter üzerinde başlattığı musluk suyuyla ilgili anket sonuçlarına göre: - Eroğlu'nun "Evinizde şebeke suyu içiyor musunuz?" sorusuna yanıt veren 2524 kişinin yüzde 63'ü nün, 'hayır' yanıtı verdiği basında yer alıyor (22 kasim 2015 Hürriyet).  Buradan, halkın üçte ikisinin damacana ya da şişe suları içtiği ortaya çıkıyor.
Damacana ya da şişe sularındaki ölçümler (Kaynak, memba ya da maden suları adında)
Yerin derin katmanlarından yeryüzüne çıkan ve geçtiği kayaçların jeolojik özelliklerini taşıyan, yeryüzüne çıkarken aldığı minerallerle zenginleşen mineral oranı yüksek sulara maden suyu/kaynak ya da memba suları denildiğini biliyoruz. Bunların Türkiye coğrafyasındaki dağılımı Şek.1'de gösteriliyor.
Bu çeşit sular genellikle damacana ya da şişelerde satışa sunuluyor. Bunlarda sadece ruhsat  alınırken bir tek (Toplam Alfa ve Toplam Beta) radyoaktivite ölçümü yapılıyor, kontrol ölçümlerinin yapıldığı ise bilinemiyor . Küçük yerleşim yerlerinde, köylerde sularının çeşmelerden alındığı, içildiği ve kullanıldığı  bilinir. Çeşme sularında herhangi bir ölçüm yapılıp yapılmadığıyla ilgili bir bilgiye ise yayınlarda rastlanmıyor. Bu konudaki ayrıntılar için diğer sayfadaki ‚Sempozyum Notlarına‘ ve Türkiye haritası /9/ üzerindeki çok sayıdaki maden sularının dağılımına bkz. HARİTA EN AŞAĞIDAKİ SAYFADA
Almanya’daki bir kuruluş dünyadaki 1360 marka  içme suyunda, Hollanda’da yapılan uranyum ölçümlerini  uzun bir listede yayımlıyor /5/. Bu listede yer alan Türkiye kaynaklı sular ve bunlarda ölçülen uranyum miktarları litrede mikrogram (µg/litre) olarak Çizelge 5‘de bulunuyor (Türkiye’de İçme sularında uranyum analizleri yapılmıyor ve yapılması gereği de ilgili yönetmelikte ön görülmüyor):




Çizelge 5: Hollanda’da ölçülen bazı kaynak sularımız
Türkiye sularının markası   Suda ölçülen uranyum miktarı (µg/litre)
Anatolya Klasik:                              0,51
Aquafina                                           0,0
Aroma                                               0,17
Beypazarı                                          0,46
Çamlıbel                                            0,05
Danone Hayat                                  2,0
Efe                                                      40,31
Gökova                                             0,75
Hamidiye                                           0,0
Hayat                                                 1,47
Kınık                                                 0,11
Kızılay                                               0,70
Kızılcahamam                                  6,06
Kristal                                               1,16
Labranda                                            0,23
Özkaynak                                           1,96
Pınar Madran                                    1,82
Pure Life Nestle                                 0,0
Ref alps                                               0,0
Şeker                                                   0,26
Şifa                                                      0,12
Sırma                                                   0,07
Türkuaz                                            0,25
Uludağ                                                0,27  
Not: 0,0 değeri, uranyum derişiminin ölçü aleti duyarlığının altında ya da: uranyum yok denecek kadar az anlamında kullanılıyor /5/.

Bu listeden görüldüğü gibi bir çok suda uranyum miktarı düşüktür. Efe Madran suyunda ise uranyum miktarı çok yüksektir. Kızılcahamam suyunda da oldukça fazla uranyum bulunuyor. Bu listedeki kaynak suları, kontrol analizleriyle daha ayrıntılı incelenmeli, özellikle Efe maden sularıyla ilgili herhangi bir önlem gerekip gerekmediği ortaya çıkarılmalıdır. Diğer sulardaki kontrol ölçümlerinde, uranyum değerleri Çizelge 5’deki kadar düşük kalıyorlarsa  (ya da sonuçlar gösterge sınır değerleri olan yetişkinler için litrede10 mikrogram,  bebekler için  litrede 2 mikrogram’ın altındaysa),  bu suların içilmesinde uranyum yönünden bir sakınca bulunmamakla birlikte, diğer radyoizotoplar ölçüldükten sonra sonuca göre karar verimelidir.
Listedeki Efe Madran suyundaki litrede 40 mikrogram’lık uranyum miktarı,  gösterge sınır değerlerinin çok üstündedir. Ancak, bunun radyoaktivitesi sadece 1 Bq kadar düşüktür (Doğal uranyumun özgül radyoaktivitesi: 25380 Bq/gram). Uranyumun, vücuda  radyasyon etkisinden önce, kimyasal zehirliliğinin belirleyici olduğuyla ilgili,  ayrıntılar için bkz. /5/.

Doğu Karadeniz içme sularında radon ölçümleri
Bu bölgede yapılan Radon 222 ölçümlerin sonuçları yaklaşık olarak 5 ile 18 Bq/litre arasında değişiyor /10/
Konya yeraltı sularında yapılan radon ölçümlerinin sonuçları
Konya merkezde musluk suları yeraltı sularından sağlanıyor. Selçuk üniversitesinin yaptığı bir bilimsel çalışmada, kuyulardan alınan örneklerdeki Radon miktarı,  bahar ve yaz mevsimlerinde ölçülmüş ve litrede 30 Bq’in altında kaldığı belirlenmiştir /11 / Bu çalışmada da, b izim de vurguladığımız gibi, benzer su analizlerinin yurt genelinde içme sularında yapılması ayrıca sadece radon miktarının belirlenmesiyle kalınmaması,  bunun yanı sıra diğer radyoizotopların da ölçülmesinin yararlı olacağı öneriliyor.

Türkiye’deki kaplıca sularındaki (termal sulardaki) radon ölçümleri

Türkiye’de kaplıca sularında radon ölçümleri 1946 yılında Prof.Dr. Kerim Ömer Çağlar ve arkadaşlarının bilimsel araştırmalarıyla başlıyor /12/. Bursa ve İnegöl çevresindeki çeşitli kaplıca sularında ölçülen radon radyoaktivite değerleri litrede Becquerel (Bq/L) olarak 6 ile 209 arasında değişim gösteriyor ( Eski, EMAN = 10 -10 Curie/litre  birimiyle verilen değerler,  yeni birim Bq/litre’ye çevrilmiştir). Ancak 70 yıl önceki bu ölçüm sonuçlarının, bugün geçerliliği için yeni ölçümler gerekiyor. Yeraltına sızan yağmur ve diğer sularla, ayrıca tektonik hareketler, sıcaklık değişimi gibi daha bir dizi nedenlerle yeraltı suyunun kimyasının zamanla değişeceği açıktır.
Yeni araştırmalarda Bursa bölgesindeki termal suların radon aktiviteleri 2.5 - 83 Bq/L (Gurler O. ve ark. 2010 /15/) arasında ölçülmüştür. Dr.N. Çelebi’nin Türkiye’nin çeşitli kaplıcaları için verdiği radon ölçüm değerleri 380 Bq/L’nin altındadır /4/, sayfa 95).
Konya bölgesindeki termal kaynaklarda F.Özdemir radon 222  derişiminin ilk baharda 70 Bq/L’in altında, yaz mevsiminde ise 35 Bq/L’nin altında kaldığını ölçüm sonuçları olarak açıklıyor /16/.
Batı Anadolu termal suları için radon derişimlerinin 6 Bq/L  ve Afyonkarahisar için 45 Bq/L  altında  kaldığı/16/ nolu yayında da veriliyor. Seferihisar çevresindeki termal sularda radon derisimi genellikle çok düşük olup 56Bq/L’nin altındadır/17/.
Yukardaki değerler, Almanya ve Avusturya’daki radon kaplıcalarında ölçülen 3000 Bq/litre‘nin üzerindeki değerlerle karşılaştırıldığında çok düşüktür (Ayrıntılar için Bkz. /4/). Bu gibi yüksek radon derişimli kaplıcalara giren örneğin romatizmalı hastaların günde sadece 20 dakika suda kalmaları sağlandığından vücudun aldığı radyasyon dozu da sınırlı kalıyor. 10 günlük banyo uygulamasında radondan vücudun aldığı doz, doğal radyasyon dozunun altındadır.

Öte yandan Türkiye’deki bazı  ‚içmelerde ‘3200 Bq/L’ye varan yüksek radon aktiviteleri ölçülmüştür  Bkz. /4, sayfa 83/. İçmeler adındaki bu suların çevredekilerce ne ölçüde içildiğiyle ilgili bir bilgiye ise literatürde rastlanmıyor.  Bu sularda, radonun yanı sıra uranyum ve diğer önemli radyoizotopların ölçülmesi ve çevre halkının günde bu sulardan ne kadar içtiği araştırılarak önlemlere gerek olup olmadığı belirlenmelidir.

Sonuç olarak Türkiye’de, halkın içtiği kaynak sularıyla, farklı şebeke sularında, (özellikle uranyum, toryum ve bunların bozunma  ürünlerinin yüksek olduğu topraklardaki sularda)  Almanya ve İsviçre‘deki gibi çok daha ayrıntılı radyoizotop ölçümlerinin yapılmasının gerektiği açıktır /Bkz.Şekil 2/ (Sempozyum Notlarıyla ilgili önceki yazımıza bkz.).
Not: Bu yazının kısaltılmış şekli, Bilim ve Gelecek dergisinin Şubat 2016 sayısında yayımlanmıştır.
……………………….
/1/http://www.bfs.de/SharedDocs/Downloads/BfS/DE/berichte/ion/20060812Mineralwasser2.pdf?__blob=publicationFile&v=1
/4/ Radyasyon ve Sağlığımız? kitabı, Y.Atakan, Nobel Yayınları 2014 (USCEAR, WHO, IPA ve BfS değerleri Sayfa 20, 76 bkz.)
/5/ http://www.strahlentelex.de/uran_Mineralwasser-Messwerte.htm (Cesitli ülkelerin ve Türkiye maden sularında ölçülen uranyum değerleri)
/6/http://www.fsev.org/fileadmin/user_upload/05_SSP/Probeartikel/Probeartikel_2014_1.pdf
/7/ Doz katsayıları: APPROVED PROCEDURE FOR DOSE ASSESSMENTGUIDELINE RSG05 /1997
/8/ Kant. Laboratorium BS Seite 1 von 4 Mineralwasser_2012.doc  21.08.2012 , Dr. M. Zehringer Mineralwasser /Elemente, Radioaktivität
/9/ Türkiye’de kaynak sularının dağılımı, Ş.Şimşek (internete bkz).
/10/ Doğu Karadeniz Bölgesi içme sularında Radon 222 analizleri Nevzat Damla et.all.Karadeniz Teknik Üniversitesi
/11/Konya içme sularında Radon 222 ölçümleri, Selçuk Üniv.
/14/ Variation of 222Rn in Public Drinking Water Supplies. Drane, W. K.; York, E. L.; Hightower, J. H. III; Watson, J. E. Jr. Health Physics, Dec.1997
/15/ Gurler O, Akar U, Kahraman A, Yalcin S, Kaynak G, Gundogdu O. Measurements of Radon Levels in Thermal Waters of Bursa Turkey. Fresenius Environ Bull. 2010;19:3013-3017.
/16/ Konyanın termal sularında  222Rn konsantrasyonu değişiminin incelenmesi Fatih ÖZDEMİR Aralık-2013 KONYA Selçuk Üniv.
/17/ Termal Suların Radyoaktivite ve Kimyasal İçeriklerinin İncelenmesi; İzmir, Seferihisar Bölgesi Örneği Berkay Camgöz et.all. Ekoloji 19, 76, 78-87 (2010) doi: 10.5053/ekoloji.2010.769



Şekil 1:




Şekil 2: Toplam Alfa ölçümünde alınan sonuçlara göre yapılabilecek radyoaktivite analizleri





Şekil 3: Çeşitli içecekler (Bunlarda çok az da olsa doğal radyoaktif maddeler var)